Yatırım fonları, yatırımcılar için oluşturulur ve portföy yatırım şirketleri tarafından yönetilir. Birikim yapmak ve yapılan birikimi en iyi şekilde değerlendirebilmek için farklı yatırım fonları sunulur. Likiditeye sahip olmak, kolayca nakde çevrilebilen varlıklara sahip olmak anlamına gelir. Ekonominin can damarını oluşturan nakit paraya daima ihtiyaç duyulur. Belirli dönemlerde nakde olan ihtiyaç artar veya azalır. Bu nedenle varlıkların kolay, hızlı ve güvenli bir biçimde nakde dönüşmesi son derece önemli bir konudur. Likidite tuzağı, paranın işlevini yitirdiği dönemlerde yaşanır. Bu dönemlerde kurumlar ve bireyler nakit parayı harcamak yerine elde tutmayı tercih ederler. Düşük faiz oranları ile bağlantılı olan tuzak, nakit paranın en çok elde tutulduğu zaman dilimini ifade eder.
Likidite Nedir?
Ekonominin asıl bileşenini her zaman için para oluşturur. Para olmadığı zaman ekonomiden bahsedilmesi neredeyse imkansızdır. Bu nedenle sahip olunan varlıkları paraya dönüştürebilmek önemlidir. Paraya dönüştürebilme yeteneğine likidite adı verilir. Likidite sahip olunan varlığın veya menkul değerin paraya yani nakde dönüşebilme yeteneğidir. Varlığın veya menkul kıymetin istenilen anda veya değer kaybetmeden nakde dönüşebilmesi, likidite olarak adlandırılır. Piyasalar içerisinde de likidite kavramı kullanılır. Herhangi bir varlığa bağlı olmayan, her an nakit paraya dönüşebilecek olan ve istendiğinde yatırıma yönelebilecek paranın varlığı piyasalarda likidite olarak adlandırılır.
Likidite Türleri
Likidite türleri kısaca, finansal piyasa likiditesi, muhasebe likiditesi veya işletmelerin sahip olduğu likidite şeklinde sıralanabilir. Likidite türleri arasında şunlar yer alır:
- Piyasa likiditesi: Piyasada nakit haldeki tasarrufun fazla olması durumunu ifade eder. Piyasada fazla para/nakit olduğu veya paranın yüksek likiditeye sahip varlıklarda olduğu durumu ifade eder. Yüksek likidite piyasası, nakitin fazla olduğu anlamına gelir. Bunun yanında piyasada serbest paranın dolaşımının az olduğu piyasa koşuluna ise düşük likiditeye sahip piyasa denir. İllikit piyasa, düşük likidite piyasasını ifade etmek için kullanılan kavramdır.
- Muhasebe likiditesi: Muhasebe likiditesi, kurumların veya bireylerin borç ve ödemeler gibi finansal yükümlülüklerini yerine getirebileceği nakdi ifade eder. Bu kavramın içine hem nakit para hem de yüksek likiditeye sahip varlıklar da girer. Kurumun borcu olan ve borcuna karşılık her an ödeme yapabileceği varlıklara sahip olması muhasebe likiditesinin yüksek olabileceğini gösterir.
- Varlık likiditesi: Gayrimenkul veya menkul gibi varlıkların piyasa koşullarından etkilenmeden hızlı bir şekilde paraya dönüşmesi, sahip olunan finansal varlığın yüksek likiditeye sahip olduğunu gösterir. Varlık likiditesi içerisinde kullanılan likidite; varlığın likit olup olmadığı, nakde çevrilip çevrilemeyeceğini gösterir.
Likidite Tuzağı Nedir?
Likiditede tuzak kavramı, paranın işlevini yitirdiği ve kişilerin parayı harcamak yerine tasarruf yapmayı tercih ettikleri durumlar için kullanılan bir ifadedir. Faiz oranlarının düşük olduğu zamanlarda harcamaların artması beklenir. Düşük faiz oranları varken insanlar harcama yapmak yerine tasarruf yapmayı seçer. Bu da likidite olarak tanımlanan ve piyasa içerisinde dolaşan nakit paranın artmasına neden olur. Böyle bir durum karşısında merkez bankaları faiz oranlarını daha aşağı bir seviyeye çekmeye çalışır. Merkez bankalarının amacı likiditede tuzak yaşanırken ekonomiyi canlandırmak ve büyümeyi artırmaktır. Ekonomi canlanmadığında, doğal olarak ekonomik büyüme de yavaşlamış olur.
Nominal faiz oranının sıfır ya da sıfıra yakın bir değere düştüğü dönemler kavramsal olarak likidite tuzağı olarak adlandırılır. Böyle dönemlerde ekonominin kalkınması için para arzının artırılması veya faiz oranlarının daha da düşürülmesi genel olarak bir sonuç vermez. Likiditede tuzağı oluşturan temel ilke, kişilerin riskli varlıklar yerine parayı nakit olarak veya düşük riskli varlıklarda tutmalarıdır. Faiz artışı beklentileri de likiditenin artmasına neden olur. Aynı zamanda bu beklenti ekonomiyi canlandırmak isteyen politikaların da etkisiz olmasına yol açar.
Likidite Tuzağının Sebepleri
Faiz oranlarının düşük olması likiditede tuzak oluşmasındaki en önemli etkendir. Düşük faiz oranları nakit paranın elde tutulmasına ve yatırımcıların alternatif yatırım araçlarını kullanmaktan çekinmesine neden olur. Finansal bir kriz durumunda risk algısı yükselir. Bu da yatırımcıların yatırımların değer kaybedeceğini düşünmesine yol açar. Faiz oranları hakkındaki beklentiler de bu tuzağın oluşmasına sebep olur. Harcamalar ve iş yatırımlarının düşmesi, kişilerin nakit para tutma eğilimini arttırır. Deflasyon dönemlerinde ise fiyatların daha düşük olacağı düşünülür. Bu düşünce, harcamaların ertelenmesine yol açar.
Likidite Tuzağının Özellikleri
Likidite tuzağının özellikleri şu şekilde sıralanır:
- Nominal olarak faiz oranlarının sıfıra yakın veya negatif olması.
- Elde nakit para tutarak beklenen risklerin üzerinden gelme stratejisi yaratmak.
- Paranın nakit olarak tutulması.
- Yatırımcıların kısa vadeli kazançları hedeflemesi.
- Maliye politikaları gibi alternatif politikaların önem kazanması.
Likidite Tuzağı Örnekleri
Dünya ekonomik tarihinde likidite de tuzağının oluştuğu kriz dönemleri yaşanmıştır.
Likidite tuzağına örnek olarak gösterilebilecek dönemler şu şekilde sıralanır:
- Büyük Buhran (1930), büyük bir resesyona giren dünya ekonomisi ve işsizlik oranın rekor seviyeye ulaşması, faiz oranlarının sıfıra yakın olmasına rağmen ekonomide canlanma yaşanmamasına neden oldu. Büyük buhranın etkilerinin azalması ve ekonominin canlanması uzun sürdü.
- 2008 Krizi, birçok merkez bankası faiz oranlarını düşürdü. Buna rağmen piyasalardaki finansal belirsizlik ve yaşanan kriz nedeniyle para nakit olarak tutuldu. 2008 krizinin sonucu olarak para politikaları yetersiz kaldı. Bu, bir likidite tuzağı oluşturdu.
- Yaşanan son örnek ise Kovid-19 salgını dönemindeydi. Faiz oranlarını düşürerek ekonomiyi teşvik etmek isteyen Merkez Bankası bu isteğinde başarılı olamadı. Pandeminin yarattığı belirsizlik ve ekonomik risklere karşı kişiler parayı elde tutma eğilimi gösterdi.
Likidite Tuzağı Nelere Yol Açar?
Likiditede yaşanan tuzak farklı olaylara yol açar. Likiditede tuzak yaşandığı dönemlerde yaşanan olaylar arasında şunlar yer alır:
- İnsanların nakit parayı elde tutması.
- Ekonomik durgunluk ve resesyon döneminin uzaması.
- Düşen talep karşısında istihdamın azalması.
- İşsizlik oranlarının artması.
- Enflasyon seviyesinin negatife düşmesi.
- Fiyatların düşük olması ekonomik sorunların çıkma ihtimali.
- Düşük faiz oranları gelirin azalması.
- Emekli veya sabit gelir sahiplerinin gelir kaybı yaşaması.
- Daha yüksek gelir getirisi arayışı.
- Spekülatif yatırımlara yönelme.
- Finansal istikrarsızlığın artması.
Geleneksel para politikalarının etkisiz hale gelmesi.